30 Mayıs 2014 Cuma

+YOGA FELSEFESİ.JNANA YOGA.

                                                                              







                                                                                                     
Yoga felsefesi. Jnana Yoga.


 Yoga felsefesi okyanusuna daldığınızda kafanız epeyce karışabilir. Yoga İnduizmin altı öğretisinden biri sayılır. Kendi içinde Yoga farklı, ama birlikte bir bütünü oluşturan dallardan oluşur. Hatha Yoga insan vücudunun gelişimiyle ilgilidir. Yoga hakkında derin bilgiye sahip olmayan kişi Yoganı Hatha Yoga olarak algılar: meditasyon, konsantrasyon, duruşlar, nefes. Hatha Yoga fiziksel bedeni kontrol etmekten, arındırıp geliştirmekten, sağlıktan, sağlığı korumaktan  bahseder. Raja Yoga isimli başka bölüm psişik dünyamızdan, insan zihninden, bilinçten ve onun genişlemesinden, bununla ilgili birçok faktörlerden konuşur. Bhakti Yoga dini duyguları, Tanrı aşkını irdeler. Jnana Yoga ise insanın bu dünyada karşılaştığı büyük sorulara cevap vermeye çalışır ve yaşamın ötesini araştırmaktadır.
Yoganın tüm kolları aynı maksada hizmet ediyor: insanın gelişimine ve tekâmülüne. Fiziksel bedenini güçlendirip denetlemek isteyen kişi Hatha yogaya başvurur. Bu yolda o yüksek benliğini ifade etmek için mükemmel bir araç yapılandıra bilir.
İradesini güçlendirip zihnini geliştirmek ve içsel merkezini bulmak isteyenler Raja Yoga yoluna girebilirler. Öğrenme ve bilgi yoluyla hayatın Hakikatlerini anlamaya çalışan kişi Jnana Yogaya yönelir. Kim aşk yoluyla hayatın sırrını çözmek istiyorsa o da Bhatki Yoga yoluna girer.
Yoganın tüm bölümlerini aynı zamanda ele almak mümkün olmadığından kişi başlangıçta daha çok ihtiyacı olan bölüme yönelir.
Agni-Yoga bütün bölümlerin bir arada olmasının ve aslında bölünmez olduğunun altı çiziliyor:
“ Düşünce Raja’dır. Güzellik düşüncenin şimşeğinden doğar. Elbette  Bhakti alevli düşüncesiyle yeni dünyaları ışıklandırır  ve Jnana basamağı sadece Raja-Bhatki’nin tebessümü olur. Bu sebeple Hatha ve Jnana müstakil değiller. Hangi bilgi sahibi aşka sahip değildir?” Agni-Yoga,28.
Bu makalemizde  Cnana Yoganın esas fikirleriyle tanışacağız. Bu bilgileri sağlam kaynaklardan sizin için derleyip toplamışım. Jnana Yoga sanskritçe "öğrenmek" demektir.
 Tüm felsefi öğretilerin cevap vermeye çalıştığı soruya cevap vermeye çalışalım. Gerçeklik nedir? Dünya nedir?
Etrafımızdaki dünyaya göz attığımız zaman maddenin, gücün ve enerjinin sonsuz tezahür formlarını izleyebiliriz. Materyalist bakış acısına göre dünyada sonsuz hareket eden maddenin dışında hiçbir şey yoktur. Başka bakış açısı dünyada her şeyin enerjiden oluştuğunu söyler. Maddenin ise enerjinin daha katı formu olduğunu bilim adamları günümüzde kanıtlamışlar. İdealistler dünyanın temelini Ruh oluşturduğunu savunurlar. Teologlar ise başlangıcın Tanrı olduğunu söylüyorlar.
Tüm felsefi, dini öğretilerin bir ortak noktası vardır. Tezahür etmiş, izlediğimiz ve izleyemediğimiz, tezahür etmemiş dünyanın tek bir nedeni vardır, tek çıkış noktası vardır.
Varoluşun tek bir yaratıcısı vardır ve madde, enerji, hayat formları bu Tek’ten doğar.
Bu bir ve tek olana Mutlak,  O, Hüve diyebiliriz.  Yogada ona Tanrı denilmekten kaçınılıyor, çünkü Tanrının özellikleri vardır, her dinde farklı algılayışı vardır, Mutlak ise belirlenemez. Onun eşi, benzeri yoktur, insan algılayışı O’nu tanımlamaya yetmiyor.  Biz tanımladığımızda O’nu sınırlamış oluyoruz, oysa Mutlak sınırsızdır, sonsuzdur. O, tüm varoluşun hakikatidir, fakat biz onun tezahür ettiği şeylerle Onu tanımlayamayız çünkü O her şeydir. Canlı ve cansız var olan her şey O’dur.
 Yoga felsefesi Mutlak’tan doğan evrensel yaşam İradesinden söz ediyor. Bu irade Mutlağın bilincinden doğan ve O’nun İradesinin tezahürüdür, Mutlağın  yaşam enerjisini taşır. Bu İrade mekanik güçten, enerjiden çok daha fazlasıdır. Bu İrade tüm canlı organizmalarda ve varlıklarda hareket etmektedir. O her yerdedir. Yaratıcı İrade hayat planını gerçekleştiren Tek’in prensibidir. O, Mutlak’ın yaratıcı enerjisinin tezahürüdür.
Tüm organizmalarda-en basit yaşam formlarından en yüksek formlara kadar onun yaratıcı, geliştirici, koruyucu gücünü izleyebilirsiniz. Yaratıcı İrade bilinçten ve entelektten farklıdır, bunların temelindedir. İrade beyine bağlı değildir;  Basit organizmalarda beyin yoktur, ama irade bu organizmanın her hücresinde çalışır. Doğaya baktığınızda Yaratıcı İradenin mucizeler yarattığını görürsünüz. Yaşam içgüdüsü dediğimiz olağanüstü şey Yaratıcı İradenin tezahürüdür. Bir tek küçük tohumun toprağın içinden yeşermesini, havayı, suyu, ışığı alıp beslenmesini, büyüyüp ağaç olmasını, meyve vermesini gözünüzün önüne getirseniz bu mucizenin arkasında nasıl bir güç olduğunu anlarsınız. Bu güç küçük bitkilerin, otların taşı delip çıkmaya, kaldırımları kaldırmaya sevk eder. Bu güç bazı kuşları hiç kanatlarını hareket ettirmeden rüzgâra karşı uçmalarını sağlar. Bu enerji, olağanüstü güç nedir, neyindir? İradenin. O’nun sonsuz yaratıcı İradesinin gücüdür.
Atomda, molekülde, hücrede, balıkta, bitkide, hayvanda, insanda hareket eden, yaratan, geliştiren, yaşamı devam ettiren ve koruyan Yaratıcı İradedir. Biz ona yaşam içgüdüsü ve ya Doğa diyebiliriz, fakat bu Yaratıcı İradenin etkisidir. Fiziksel, psişik,  mekanik enerjinin ve gücün arkasında hep o vardır. Bilinçli veya bilinçsiz kullandığımız her gücün tek bir kaynağı odur. Bunun farkına vardığımızda kontrollü şekilde gücü kullana biliriz, çünkü biz de Onun tezahürüyüz. Tüm yaşam formlarının, enerjinin, maddenin, gücün kaynağı ve sebebi Mutlaktır. Asline bakarsak biz yoğuz diyebiliriz, çünkü var olan bir tek O’dur. Bize düşen sadece var olan Tek Gerçekliğin bize olan adaletine ve hoşgörüsüne karşın teslimiyet, iman ve umut içinde olmaktır.

  

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder