KRONİK PROBLEMLERİN
ÇÖZÜLMESİ
Kendini ve hayatını değiştirme çalışmalarına girmiş kişi
bunu kısa bir süre içinde gerçekleştire bilir. Bu konuda bloğumda birçok makale
sizlere sunmuştum. Negatif kalıplarımızı bulup onlardan kurtulmamız ve yerine
pozitif düşünceleri yerleştirmemiz lazım. Bu işlemin birçok farklı metodu ve
yöntemleri hakkında konuşmuştuk. Fakat bazı problemleri çözmekte zorluk
çekeriz, onlardan kurtulduğumuzu sandığımızda bir süre sonra yeniden yaşarız.
Bu o demektir ki karşımızda devamlı varlığını sürdüren, kronik bir problem
vardır. Biz onunla çalışıyoruz, çözüyoruz, o yeniden yüze çıkıyor. Ve bu durum
hep devam ediyor, sanki bilemediğimiz bir kaynaktan negatif enerji problemi
destekliyor.
Uzun vadeli kronik problemin özelliği onun bilinçaltından,
bilinmez kaynaktan gelmesidir. Kişi onun nereden kaynaklandığını bilemez ve
problemin başkası tarafından ona yüklendiğini düşünür. Fakat durum böyle
değildir. Biz kendi dünyamızı kendimiz yaratırız ve hoşnut olmadığımız
problemlerin yaratıcısı yine de biziz. Kişi yarattığı problemin sorumlusu
olduğu düşüncesini ret eder, oysa tüm problemlerin çözülmesinde olduğu gibi
kronik problemin yok olmasında da yapacağı ilk adım onu kabul etmektir. Kronik
problemin çözülmesi için bilmemiz gerekir ki, hayatımızın bir döneminde biz onu
kendimiz oluşturduk. Belki de o anda bu problem pozitif amaçlara hizmet
ediyordu. Kişi bu olasılığı genelde ret eder, fakat problem de varlığını devam
etmeyi sürdürür.
Problemi çözme çalışmalarında yapacağımız ilk şey onu oluşturduğumuzu
ve desteklediğimizi kabul etmektir.
Uzun vadeli kronik problemler birkaç tabakadan oluşuyorlar.
Bu o demektir ki, problemi parçalarla veya katlarla çözmemiz gerekiyor.
Biz problemin her parçasını ayrıca çalıştığımızda onun özüne
ulaştığımızda görürüz ki, orada hiçbir şey kalmamıştır, orada Boşluk vardır.
Biz parçaları yok ettiğimizde problem de yok oluyor.
Kronik problemi çözme çalışmasını tek başına yapmada zorluk
çekebilirsiniz. Bunun için ruhsal çalışma deneyimlerinizin olması gerekiyor.
Daha iyisi bu çalışmayı arkadaşınızla yapmanızdır. Önce o size rehberlik eder,
sonra da siz ona. Kronik problemle çalışma metodunu öğrenmeniz için onu size
detaylı şekilde yazıyorum.
- PROBLEME GİRİŞ
Başlangıçta problemi net şekilde belirlemeniz lazım. Partnerinize bu
soruyu sorun:
Problemin nedir? Onu kısaca bana
anlat.
Burada kişi uzun bir hikâye,
çocukluğundan bir olayı size anlatmak ister, ona bu fırsatı vermeseniz daha iyi
olur, sizin amacınız problemi özetlemektir. Peki, senin problemin nedir? –diye
ona yine soru sorun.
- PROBLEMDEN KURTULMA İSTEĞİ
Problemden kurtulmak için gerçekten böyle bir isteğin, samimi ve içten
olan isteğin olması şarttır. Bu istek olmayınca çalışmalara da hiç gerek yoktur,
burada tüm metotlar etkisiz olur. İnsanla işbirliği yapmadan biz ona hiçbir şeyi
veremeyiz. Bunun için parterinize sormalısınız: “Sen gerçekten bu problemden
kurtulmak istiyor musun? “ Kendiniz tek çalıştığınızda ise bu soruyu kendinize
soracaksınız. Ben gerçekten bu problemin çözülmesini istiyor muyum? Cevap net ve inandırıcı olacaktır. Cevabı
yüksek sesle kendinize söyleyebilirsiniz.
- PROBLEME DİRENİŞ.
Probleme direnmenin iki yönü vardır:
a) problemde
olmaktan kaçmak
b) kendisini
problemin oluşmasında sorumlu tutmamak
Kendinize veya çalıştığınız parterinize
bu soruyu sorun: Bu problemin içinde olduğunda, onu yaşamak istediğinde engel
veya direniş hissediyor mu? Hissetmesi gerekir, çünkü direniş olmasaydı problem
de olmazdı. Bu direnişi yüze çıkarıp açmak lazım.
İnsan kendi dünyasının ve
deneyimlerinin yaratıcısıdır ve hatta onu rahatsız eden sorunların da. Fakat
çoğu zaman kişi bu gerçeği kabul etmez. Ona sorun: Bu problemi kim oluşturdu?
Eğer problemi oluşturduğu düşüncesinde engel hissederse, bu engel açığa çıkar.
Eğer kişi problemin bir kısmını kendi
oluşturduğunu, ama daha fazlasını başkaları tarafından yüklendiğini
düşünüyorsa, bu direnişi açığa çıkarması gerekiyor. Parteriniz kendisini
problemin tek yaratıcısı olduğunun deneyimini yaşamalıdır. Sorumluluğu üzerine
alması lazım.
- FİZİKSEL TEPKİLER. Şimdi kişinin problemin içine girmesi ve onu hissetmesi gerekir. Problemle bir olunca onun parçalarını açabilir. Parterinize söyleyin: “Gözlerini kapat. Problemin içine gir. Onu tamamen hisset.” Parteriniz problemin içinde olduğunda ona bedeninde neler hissettiğini sorun. Mesela, elleri titreye bilir, midesinde garip duygu oluşur. Size algıladıklarını birer birer söylesin. Burada bedensel tepkilerle ayrıca çalışmak lazımdır. Nasıl çalışılır? O tepkiye odaklanıp, abartıp dikkatinizle erite bilirsiniz. Duygu açığa çıkıp yok olacaktır.
- PROBLEMLE İLGİLİ DUYGULAR
Bunları da aynen bedensel
tepkilerle çalıştığınız şekilde çalışmanız lazım. Parteriniz problemle
özdeşsin, sonra problemin içinde olduğunda hangi duyguları hissettiğini size
söylesin. O söylediği duyguları tekrarlayarak onları açın.
- PROBLEMİN PSİKOLOJİK YÖNLERİ. Şimdi problemle ilgili düşüncelerinizi, inançlarınızı, kayıtlarınızı, yalanlarınızı, hayallerinizi açığa çıkarmak gerekiyor. Bunun için parteriniz problemin içine girmeli. Ona bunu sora bilirsiniz: Şimdi problemin içinden bakarken karar verebilir misin? Şimdi neye inanıyorsun? Cevap için fazla beklemeyin, 10 saniye bekleyip başka soruya geçin. Burada negatif düşünceleri ve kayıtları yüze çıkara bilirsiniz.
- KİŞİLİK. Problemin temelinde her zaman kişilik vardır. Bir kişilik, yani kişiliğinizin
bir yönü problemi yaratmıştır.
Problemin özünde bizim bir zamanlar aldığımız karar var, bu kararı kişilik
vermiştir. O kişiliği yüze çıkarıp belirleye bildiğimizde problem de
kaybolabiliyor. Partneriniz o kişiliği ve kendi amacını gördüğünde problem
dağılabiliyor. Siz problemin psikolojik yönlerini çalıştığınızda zaten problem
enerjisinin çoğunu kaybetti. Bu bakımdan parteriniz hissetmekte zorlana bilir
ve problemin yok olduğunu söyler. Onu dikkate almayın. Ona yeniden probleme girmeyi
ve hissetmeyi söyleyin, hatta bunun için problemi yaşadığı ana gidebilir. Bu
arada parterinize odaklanmanız lazım, çünkü çalışmanın en önemli aşamasına
geldiniz.
Kişi tamamen problemin içinde
kendini hissetmeli. Ona sorun: “ Problemi iyice hisset ve problemin içinden
bana söyle, şimdi hangi kişiliğe sahipsin? Bu kişiliğe sahip olurken amacın
nedir? Şuan amacın ne?
Eğer tüm aşamaları doğru
çalıştınızsa, bu noktada anlayış ve duygusal boşalma gelebilir. Şimdi
partnerinizden gözlerini kapamasını rica edin ve sorun: “Problemin hala duruyor
mu?” Tek bir cevap alacaksınız: “Hayır,
problem artık yoktur.”
Bu
çalışmada yapmak istediğimiz şey kişini problemle özdeştirip problemi yaratmış
kişiliği ve
tarafından verilmiş kararı açığa çıkarmaktır. Bu kişilik yüze çıktığında
problem
çözülüyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder