Alışkanlıklarımız
Bir kağıdı ikiye katladığınızı düşünün. Sonra onu
açtığınızda bir çizgiyi göreceksiniz, açık durumda bile kağıt o çizginin
yönünde katlanmaya yönelecektir. Siz kağıdı yeni çizgiyle katlaya bilirsiniz,
bu sefer kağıtta yeni çizgi oluşacaktır. Bu kağıt bizim bilinçaltımızdır,
çizgiler ise alışkanlıklarımızdır. Eski alışkanlıktan kurtulmak istediğimizde
yenisini yaratmamız lazım. Kağıdın eski çizgiyle katlanmaması için yeni çizgiyi
oluşturmak gerekiyor.
Biz bir hareketi, eylemi yaptığımızda bilinçaltımız bize yardımcı oluyor, bu hareketi tekrar yaptığımızda daha kolay yapılmasını sağlıyor ve zaman içinde onu otomatiğe bağlıyor. Ta ki, bu hareket bizi sıkı bağlamış
alışkanlığımız oluncaya kadar. Bilinçaltı her zaman iyi niyetlidir ve bizim
için en iyisini ister. Alışkanlık yaratıp, onun zincirleriyle bizi sıkıca bağlayıp hayatımızı
kolaylaştırmak ister. Artık bu hareket bizim alışkanlığımız olunca biz ona
fazla enerji harcamayız, o otomatiğe bağlıdır, çabuk ve kolayca gerçekleşir. Meslek
hayatımızda, araba kullandığımızda iyi alışkanlıklar gerçekten hayatımızı
kolaylaştırıyorlar. Fakat ayni şekilde biz kötü alışkanlıklar da edine biliriz.
Bilinçaltı bizim yerimize kötü ve iyini seçemez, onun görevi bizim için her
şeyi kaydetmek ve çalıştırmaktır.
Bilinçaltına kaydedilmiş ve otomatiğe bağlanmış
alışkanlıkların bağlarını çözmek çok zordur. Fakat mümkündür.
Bir kere kötü alışkanlıkları önlemek lazımdır. Siz sabah kalkıp kendinize “Şimdi
ne yapmalı?” sorduğunuzda aslinde “şimdi ne gibi alışkanlık edinmeli”
soruyorsunuz. Bu gün bir şey yapıp yarın onu tekrarlamakta kötü bir şey yoktur,
fakat bilmemiz gerekiyor ki bazı eylemlere alışkanlık bizim için zararlı ola
bilir. Bundan dolayı bazı şeyleri tekrar ve tekrar yaparsak kendimize bunu
sormalıyız:” Ben böyle bir alışkanlık edinmek istiyor muyum?”
Bilinçaltımız telkinler deposudur ve biz oraya iyi telkinler
yükleyip iyi alışkanlıklar yapa biliriz. Yeni pozitif alışkanlılara sahip olmak
için kararlı olmalısınız, yeni alışkanlık yerleşmeyene kadar hiç taviz
vermemelisiniz. Eski alışkanlığınıza “bir kere” dönmek isteseniz bilin ki “bir
kere” denilen şey yoktur, o “bir kere” eski mekanizmayı hemen harekete geçirir
ve siz artık “bin kerenin” etkisinde kalırsınız.
Alışkanlık ne kadar güçlü olursa olsun, o sizden güçlü
değildir. Evet bilinçaltınızda kayıt vardır, fakat siz onu belli eylemle destekliyorsunuz.
Zaten o kaydı da tekrarlanan eylemlerinizle yaptınız. Şimdi bilinçli şekilde,
İradenizi kullanarak bu eylemi bir süre tekrarlamaktan vaaz geçip onun yerine
başka şeyi yapmaya gayret etseniz, eski kaydı hafifletip sile bilirsiniz. Eski
alışkanlığınızı ret ettiğiniz her seferinde sizin niyetiniz daha da
güçlenecektir.
Bir duygu, onu ifade etmedikçe azalıyor. Ve tam tersi bir- duyguyu ifade eden eylemleri yaptığımızda biz o duyguyu çağrıştıra ve yarata biliriz.
Bu insan psikolojisinin genel özelliğidir. Sevmediğiniz birisine sevdiğiniz
gibi davranmaya başlasanız, ona sürekli sevdiğinizi söyleseniz, onunla
ilgilenseniz, ona fedakarlık yapsanız bir süre sonra onu sevdiğinizi
görürsünüz.
Yeni alışkanlıklar oluşturmak da bu yoldan geçer-siz size
faydası olan eylemleri sürekli tekrarlasanız bir zaman sonra bilinçaltınız
onları alışkanlık haline getirir ve siz artık zorlanmazsınız. Hayatınızı
kolaylaştıran, size ve çevrenize faydalı olan ve mutluluk veren her şeyi
alışkanlık haline getire bilirsiniz. Siz düşüncelere ve alışkanlıklara hizmet
etmek zorunda değilsiniz, siz onların kölesi değilsiniz: onlar size hizmet
etmeli.
Yüksek benliğinizi hep hatırlayıp “ben varım” söyleyin,
İradenizi harekete geçirip hayatınızı kötü alışkanlıklardan arındırın.
Gizemli, her şeyin kaynağı ve suçlusu sayılan Bilinçaltı da sonuçta
Bizim bilinçaltımızdır. Biz oraya güzel kayıtlar yapa biliriz, bu bizim
elimizdedir, ve sonra da sonuç olarak güzellikleri yaşarız
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder