12 Şubat 2014 Çarşamba

+ENERJİLER

                       








                         ENERJİLER


Enerji hakkında temel bilgileri anlamamız için günümüzün Evren teorilerine kısaca göz atmamız gerekiyor. Hızla gelişmekte olan kuantum fiziği maddenin temeli  atom altı parçacıklardan – kuantum parçacıklarından bahis eder. Bu parçacıklar hem dalga ve hem de nokta şeklinde tezahür ederler ve bunların enerji paketleri olduğu ileri sürülüyor. Örneğin,
Max Planck ısı enerjisinin sürekli yayılmadığını, kuanta adı verilmiş ayrı ayrı enerji paketleri halinde göründüğünü keşif etmiştir. Einstein’e göre elektromanyetik yayım sadece dalgalar halinde değil, ayni zamanda kuantalar şeklinde de görülmektedir. Bu hafif kuantalar, yani enerji paketleri parçacık olarak kabul edilmektedir. Yani her şeyin en yakın tanımı olan atom altı parçacık enerji paketi şeklindedir! Einstein’in Rölativite teorisinin sonucunda madde ve enerjinin bir birisine dönüşe bileceği fark edilmiştir. Kütle bir enerji formundan başka şey değildir, madde yavaşlamış ve kristalleşmiş enerjidir. Vücudumuz enerjidir.
Başka deyişle biz hepimiz sonuçta birer enerjiyiz! Bildiğimiz madde enerjinin daha düşük frekansını, katılaşmış formunu temsil eder. Evren daima hareket içinde olan enerji frekanslarından başka bir şey değildir. Günümüzde bilim adamları tüm Evrenin bölünmez  enerji kalıplarından oluşan dinamik ağ halinde olduğunu kabul ediyorlar.
Bilim adamlarının son yıllarda yaklaştıkları gerçekler mistiklerin ve şamanların yüzyıllardır bildikleri gerçeklerdir. Evren ışıldayan ipliklerden oluşmuş sonsuz enerji alanlarından ibarettir. Bu iplikler her istikamette uzuyorlar, yumak halinde, akım ve çizgiler halinde sürekli değişiyorlar. Bu ışıldayan ipliklerin doğası v e kaynağı bizim algılayışımızdan öte bir şeydir.
Kozmik enerji uzmanları, şamanlar bu ışın ipliklerini görüyorlar. Rus akademisyeni ve Kozmik enerji sisteminin yaratıcısı Petrov bu ışın ipliklerinin oluşturduğu desenlere emanasya adı vermiştir. İnsan Evrenin ayrılmaz parçası olduğundan ayni emanasyaları taşır, ama insan bedeninin ışıldayan iplikleri sadece farklı biçimde toplanmış ve bir “kabuğa” yerleştirilmiştir.
Duru görüler insan enerji alanını parlayan yumurta şeklinde görürler, fiziksel bedenimizi kaplayan, örten ve ona nüfuz eden bu enerji alanına “koza” da denilir. Daha önce enerji alanımız hakkında etraflı konuşmuştuk. Enerji alanımız aynen Yer küresinin alanı gibi ipliklerden oluşuyor, bu ışıldayan iplikler tepemizden çıkarak ayak topuklarımızda birleşiyorlar. Kozanın yüksekliği ve genişliği genelde elin uzaklığında oluyor. Şehirlerde enerji bedenimiz gücüyle biliyor, doğada, temiz havada aksine genişliyor. Fiziksel bedenimiz daha katı, düşük titreşimli enerjilerden oluşmuştur.
Bizim enerji bedenimizde enerji meridyenlerden ve kanallardan akıp hareket eder. Çakralar bu bedenin işlev organlarıdır. Bunları da etraflı ele almıştık. ( Çakraların hakikati- nazlialimova@blogspot.com)
İnsan enerji alanında aynen Gezegenin enerji alanında cereyan eden ışın ipliklerinin bulunduğunu söylemiştik. Fakat insan enerji alanı yaşam sürecinde değişiklere maruz kalıyor ve kozmik etalondan uzaklaşıyor. Bazı olumsuz değişikler bize doğuştan veriliyor.
Bizim düşüncelerimiz, duygularımız, hayat tarzımız, hatalarımız, beslenmemiz-hepsi enerji bedenimizde tezahür eder.  Enerji alanımız ve çakralarımız zaman içinde kirleniyor, tıkanıklar ve blokajlar meydana çıkıyor. Sonuçta çakralar yavaşlamaya başlıyorlar, titreşimler bozuluyor, fiziksel organlarımız gereken besleyici enerjiyi alamıyorlar. Gezegenin enerji alanıyla bizim enerji alanımızın dengesi, alış verişi bozulduğunda hastalıklar ve ya yaşantımızda ciddi problemler başlar.

Enerji alanımızdaki enerjinin kalitesi ve temizliği bizim hayatımızın kalitesini sağlar. Bizim sağlığımız ve dinamikliğimiz enerji depolama ve yenileme işlevinin kalitesine bağlıdır. Biz duygusal ve fiziksel yoğunluğumuzla enerjimizi tükete biliriz. Normal yaşam için bu enerjinin yenilenmesi ve doğru saklanması gerekir, bizim hayat kalitemiz enerji bedenimizin doğru “şarj” olunmasına bağlıdır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder