22 Şubat 2014 Cumartesi

+ SEDON-DUYGULARI BIRAKMA METODU (2)


                                                                 
                                                                                             






     Sedon -  Duyguları bırakma metodu ( 2 )







 Lester Levinson’un geliştirdiği duyguları bırakma metoduyla sizi yakından tanıştırmayı devam ediyorum. Burada yazdıklarım önceki blogun devamıdır.
DÖRDÜNCÜ ADIM: Kendi duygularınızı hissedin. Seçtiğiniz problemin sizde oluşturduğu duyguyu ortaya çıkarıp tam köküne kadar izledikten sonra duygunuzu yaşamaya başlayın. DUYGUNUZU HİSSEDİN: duygular tüm bedeninizi ve beyninizi, tüm enerji alanınızı doldursunlar.
Eğer onun adı “dert” ve “bela” idiyse, siz ağlaya bilirsiniz.
Çalıştığınız duygu öfkeyse, siz bedeninizde gerginlik hissedersiniz, kalp atışlarınız hızlanır.
Bu iyi bir gelişimdir-siz duygularınızı yaşadınız.
BEŞİNCİ ADIM: Yapa bilir misiniz ?
Şimdi siz hayatınızın problemli bölümüne dair duygularınızı açığa çıkardınız, onları yaşadınız. Kendinize bu soruyu sorma zamanı geldi: Ben bu duyguyu bıraka bilir miyim?
Başka değişle hem fiziksel ve hem duygusal anlamda siz bu hislere sizi terk etmelerine izin vere bilir misiniz?
Bunu düşünün.
Kendi derin benliğinizin  ve bu duyguları şimdi hisseden “benin” arasında farkı algılamaya çalışın.
S,z bu duyguları bir enerji akışı gibi hissede bilirsiniz, bu enerji sizin bedeniniz olan yerdedir, fakat bu sizin bedeniniz değildir.
Ve ya bu duygular sizin gerçek üst benliğinizin dışında bir gölgedir.
Öyle ve ya böyle siz bir zaman sonra siz aydın şekilde hissedeceksiniz ki, bu duygular gerçek anlamda sizin duygularınız değiller.
Ve siz kendi “ben” ve duyguların arasında farkı hissettiğinizde bu duyguları bıraka bileceğinizin kanaatine varacaksınız. Onların gitmesine henüz hazır olmadığınızda bir süre yine onları hissetmeyi devam edin.
Sonunda öyle bir noktaya geleceksiniz ki, kendinize bunu diye bileceksiniz: Evet ben bu duyguyu bıraka bilirim.
ALTINCI ADIM: Onları bırakacak mısınız?
Eğer siz onları bıraka bilseniz, kendinize bunu soracaksınız:Ben bu duyguları bırakacak mıyım?
Yine düşünün. Bazen tam duyguları bıraka bileceğimiz an biz onlara yeniden sarılmayı seçeriz. Siz kendinizde böyle düşünceni izleye bilirsiniz:”Hayır, ben şimdi hissettiklerimden kurtulmak yerine duygularımı saklamayı tercih ediyorum”
Böyle olduysa, yine hissettiklerini yaşamaya devam edin. Bir süre sonra yine öyle noktaya geleceksiniz ki, kendinize dürüstçe bunu söyleye bilesiniz: Evet, ben bu duyguları bırakmak isterim.
YEDİNCİ ADIM: Ne zaman? Siz duyguları bırakmak istediğinizde bu soruyu soracaksınız:
Ne zaman?
Yukarıda gördüğümüz sürecin sonunda yine bir noktada kendinize söylersiniz: Ben bu duyguları şimdi bırakmak isterdim.
SEKİZİNCİ ADIM: KURTULUŞ. Ne zaman ki kendinize “şimdi” söylediniz, duyguları bırakın. Sadece onları bırakın gitsinler.
Gerçekten onları bıraktığınızda duygusal ve fiziksel özgürlüğü, kurtuluşu hissedersiniz.
 Siz kahkahaya boğula bilirsiniz.
Siz omuzlarınızdan büyük yükün kalktığını hissedersiniz.
Siz soğuk dalganın bedeninizde geçtiğini hissedersiniz.
Bu o demektir ki bu duyguların sıkıştırdığı enerji özgür kalmıştır ve sizin hizmetinizdedir.
DOKUZUNCU ADIM: TEKRARLAMA. Ne zaman.
Duyguları bıraktıktan sonra siz kendinizi kontrol etmek isteye bilirsiniz. Siz şimdi duyguları hissediyor musunuz? Hala bir duyguların olduğunu hissettiğinizde tüm işlevi yeniden yapın.
Genelde kurtuluş bir vananın açılmasına benzer. Siz birilerini bıraktınız, başkaları geldi.
Bazı duygularımız öyle derinde yatıyorlar ki, onların çıkması birkaç çalışma ister.

Duygulardan kurtulma pratiğini yapmaya devam edin, ta ki içinizde hiçbir duygu belirtisinin bulunmayacağına  kadar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder