Element- Su
Renk- turuncu
Bedensel yönleri- sindirim sistemi, bağırsaklar, böbrekler, üreme organları, adrenalin, sırtın alt
bölgesindeki rahatsızlıklar, iştahsızlık
İçgüdüler- cinsellik
Psikolojik işlevleri- yönetim,iktidar,
para, seks, idarecilik, korku, mücadele,
tutku, genetik hastalıklar
Bezler- böbrek üstü bezler
Kaynaklar- yaratıcılık, empati,
aile
Negatif yansıması- korku,
saldırganlık
İkinci çarka göbeğin dört parmak
altında yerleşiyor. O böbreklerle ve su elementiyle ilişkilidir. İkinci çarka
böbreküstü bezleri –stres bezlerini –çalıştırır. Böbreküstü bezlerin üst
tabakası yüzden fazla steroit ( cinsellik hormonları dahil) üretiyor. İç
tabakası ise adrenalin üretiyor- bu hormon karaciğerin kana şeker bırakmasını
sağlıyor, ki tetikte olalım. Adrenalin bizi tehlikeye karşı hazırlıklı duruma
getiren hormondur. Birinci çarka tehlikeden korunmak için koruyucu set çeker,
ikinci çarka ise savaşmak için taşları toplar. Zorluk odur ki, biz daha büyük
taşları seçmeğe meyilliğiz, tehlikenin boyutu ise taşlara göre daha da artar.
İkinci çarka besin enerjisini hazım
ediyor. Bu çarka için her hangi bir enerji besin demektir. O birinci çakranın
aldığı Toprak enerjisini dönüştürür, ayni zamanda sinir sisteminin ürettiği
enerjileri hazım eder. Doğru çalıştığında bu çarka negatif duygularla( öfke,
korku) baş ede biliyor, yani onları birinci çakraya dışkı şeklinde gönderiyor.
Denge bozulduğu vakit, negatif duygular bu çakrada tıkanıp kalıyorlar, çakrayı
kirletiyorlar ve onların değişimi uzun zaman alıyor. Bazı kişiler öfkelerini
kontrol edemezler, onlar günlerce,
haftalarca, ve hatta yıllarca kin tutarlar. Bu tür duygular ikinci çakrada
toplanır ve zaman içinde Enerji Alanı onları fiziksel organlara yerleştirir.
İkinci çarka tutkunun ve coşkunun
vatanıdır. O kendini yaratıcılıkta ve cinsel birleşmede tezahür eder. Birinci
çarka soyu devam ettirmeye iter, ikinci çarka ise sevişmeye. Sanskritçe o
“Svadhisthana adını taşır, bu kişiliğin yerleştiği ev demektir. Yaş anlamında
bu çarka 8 yaşından 14 yaşa kadar olan sürece tekabül eder. Gençliğimizde
romantik ilişkilere yönelmemiz bu
çakranın aktif hale geldiğinin sonucudur. Bu çarka erotik fantezilerin ve
riskli ilişkilerin yeridir. Eğer olgunluğa girmeden önce bir gencin kendisi
hakkında olumlu ve net düşüncesi hala oluşmadıysa, ikinci çakranın işleyişi ona
engel ola bilir. O kendi duygularıyla baş edemez, başkalarının istekleri onun
isteklerinden farklı ola bileceğini anlamaz. İlişkiler ona hep acı yaşatır,
çünkü insanlar onun beklentilerine uymazlar.
İkinci çakranın olumsuz yansımaları-
korku ve öfkedir. Korku bizim en büyük düşmanımızdır.
Bu sinsi düşmandır, onunla açık
savaş edemeyiz, açık savaşta o bizim tüm
enerjimizi çeker ve bizi yener. Korkularımızı bilmek, öğrenmek gerekir. Korkuyu
kaçışa ve mücadeleye sinyal gibi değil, bir uyarı gibi kabul etmemiz lazım.
İkinci çakranın işleyişindeki
bozukluklar bize ciddi sorunlar yaratır. Bu tür insanlar yağmurun yağmasını bir
tek onları ıslatmak için olduğunu düşünürler. Oysa Gökyüzü bir tek onları baştan
aşağı ıslatmak için yağmur yağdırmıyor. Yağmur tüm canlılar, bitkiler, hayvanlar
için yağar. İkinci çakralarında bozukluk olan insanlar kendi haklarına aşırı
önem verirler.
İkinci çakranın kontrolünde biz
erotik aşkı, kendi duygularımızı keşif ederiz, cinsel ilişkiyi anlarız. Bu
çakranın bozuk işleyişi kişinin seks ile aşkı karıştırmasına getirir. Bu çarkanın
amacı seksi sevgiye dönüştürmektir, romantik ilişkiyi ise gerçek yakınlığa. Bu
o kadar da kolay değildir, çünkü ikinci çakranın negatif yanı- parayla, seksle
ve iktidarla başkalarını yönetmektir.
İkinci çarka rahmin yanında
yerleşiyor- yeni hayatın doğduğu yerde. Bu merkez coşkunun ve yaratıcılığın tohumlarını
ekiyor, bunların meyvesi ise üst çakralarda
ortaya çıkıyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder