AİLE İÇİ DERSLERİMİZ
Evliliklerde
karmik dersleri bir birine verecek kişilerin bir araya getirilmesi fikri size
doğru gözüktüyse, kendi ailenizde karmik araştırma yapa bilirsiniz. Eşinizin
hangi özellikleri sizde negatif duygular uyandırıyor. Neyi kabul edemiyorsunuz?
Sizi sinir eden alışkanlıkları var mıdır? En çok sınır olduğunuz şey nedir? Bu
özellikler evin düzenlenmesine, para harcamasına, karakterine ait ola bilir.
Anlamaya çalışın, sizi eşinizde rahatsız eden özellikler fazla değer
önemsediğiniz şeylerdir. Yapıştığınız değerler sizin karmanızı çoğaltıyor. Siz
aile partnerinize ne kadar çok negatiflik duyarsınız o kadar çok karma
üretirsiniz. Ayni işlemi eşiniz için de yapın. Eşinizin sizde neyi
eleştirdiğini, neye kızdığını, sizinle neden tartıştığını düşünün.
Kendi karmik derslerinizin nedenlerini anladıktan sonra bir karar
verin Her şeyi olduğu gibi bıraka bilirsiniz. Ve ya kendiniz için değişme kararı alırsınız. Eşinizin nasıl
olması gerektiği düşüncelerinizden vaaz geçersiniz, onu olduğu gibi kabul
etmeyi denersiniz. Eşinizle ilgili sıkıntılarınızı bıraktığınızda onunla
yolunuzu devam etmek ve ya ayrılmak kararını da daha sağlam şekilde vere
bilirsiniz. Eşinizin artıları onun eksiklerinden ağır basınca (sizin için tabi)
yolunuzu devam edersiniz. Ama ondan kendi hayallerinizin doğrultusunda
beklentinize son vermelisiniz. Eşiniz bu dünyada kendisini var ediyor, sizin
hayallerinizi, idealarınızı değil. Bunu iyice hissettiğinizde onu kendi haline
bıraka bilirsiniz. Aile içinde huzur ve karşılıklı anlayış da o zaman başlar.
Partnerlerin kafalarında oluşturdukları idealizeler yüzünden
aileler yıkılıyor. Eşler kendi değerleri doğrultusunda hareket ediyorlar, her biri karşısındakini kendine göre
değiştirmeye çalışıyor, bu şiddetli çatışmanın sonucunda da ayrılmak zorunda
kalıyorlar. Ama eşlerin her birisi kendi değerlerinden vaaz geçip, onların
önemini düşürüp karşı taraftan beklentilerini azaltsa, o zaman ortak bir
noktada buluşa bilirler. Ve burada garip bir şey daha vardır. Beklentilerimizden,
taleplerimizden çıktığımızda karşı taraf da değişime başlıyor. Bizim idealize
ettiğimiz değerler azalınca karmik
eğitime ihtiyaç kalmıyor, artık eşimiz bize ders verme konumundan çıkmış oluyor
(tabi bunu bilinçaltı yapıyor). Hayatımızdaki tüm değişimler kabullenmeden
başlar. Aile hayatında da eşinizin sizi sınır ettiği şeyleri kabul ettiğinizde,
onu olduğu gibi kabul ettiğinizde o sizi rahatsız eden özelliklerinden vaaz
geçer.
Mesela, eşiniz eve geç gelmeyi adet etmiştir. İşten sonra arkadaşlarıyla
takılıyor, futbol izliyor, spora gidiyor –bir sürü nedenle eve geç geliyor.
Sizin oluşturduğunuz modele göre, ki bir tek bu modelin doğru olmasından
eminsiniz, eşinizin size ve çocuklara vakit ayırması şarttır. O, işten hemen
koşarak eve gelecektir, beraber akşam yemeği yenilecektir. Sonra çocukların
dersleriyle ilgilenecektir, onlarla vakit geçirecektir. Ve ya sizinle yürüyüşe
çıkacaktır. Mutfakta size yardım edecektir, evde gereken tamiratları
yapacaktır. Bu durumda siz ne kadar eşinizi yanınızda, evde olmasını isteseniz,
bir o kadar o dışarı can atacaktır. Ve siz bir süre onu rahat bırakıp,
değinmeyip, her şeyi içinize atsanız bile değişen bir şey olmaz. O, aynen kendi
bildiğini yapmaya devam eder. Ama siz bir gün sakince oturup düşünseniz, kendi
içinizde bir şeyleri değiştirmeye başlasanız karşı taraf da değişmeye başlar.
Şimdi sizin içinizden gelen haykırışı bile duyar gibiyim. “ O, suçludur, onun
değişmesi gerekiyor, benim değil. O, istediğini yapacak, ben ise burada kendimi
değiştireceğim,”ve saire. Haklısınız-derim. Ama ne yapalım, hayatın bize
sunduğu genel kural böyledir: Biz değişmeden, hiç bir şey DEĞİŞMEZ. Şimdi
eşinizle yolunuzu devama etmeyi istediğinizde onu olduğu gibi kabul
edeceksiniz. Bazı kadınlar ve erkekler bunu içgüdüsel olarak yapıyorlar zaten.
“Onun yapısı öyle”-derler ve endişeyi bırakırlar, sorun yapmazlar, konuyu böyle
kapatırlar. Sizde hayalinizdeki güçlü idealizeden vaaz geçip aynen bunu
diyeceksiniz kendinize:” Ben zaten misafirim bu dünyada. Burada benim olan
hiçbir şey yoktur. Eşim de istediği gibi yaşaya bilir, benimle evlendi diye
başka birisi olmadı, onun kendini var etmeye hakkı vardır.” Ve ya bu size uygun başka cümleler ola bilir.
Önemlisi burada ondan olan beklentilerinizi ve davranışları bırakmaktır. Ama bu
gerçek bir bırakma olacaktır, sizi rahatlatan ve size huzur kazandıran bırakma.
Yani eşiniz eve geç geldiğinde somurtmuş halde onu karşılayıp susmak değildir.
Siz eşinizle olağanüstü bir şey olmamış gibi normal, güler yüzlü davrana
bilseniz, bunu içten yapa bilseniz - o zaman gerçekten değişim olmuştur
demektir. Siz içinizde mutluluğu ve huzuru bulduğunuzda, eşinize negatif
duygulardan kurtulduğunuzda karmik derse son vermişsiniz demektir. Ve zaman
içinde bu dersin gerçekten bitmesini ve bu konuda artık probleminizin
olmadığını göreceksiniz
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder