12 Aralık 2013 Perşembe

+ KİŞİLİĞİN ENERJİ POTANSİYELİ



                            KİŞİLİĞİN ENERJİ POTANSİYELİ


 İnsanlar doğuştan farklı enerji potansiyeline sahipler. Enerji potansiyeli insanın içsel gücünün, özgüveninin seviyesini belirler. Kişinin kararlığı, kendi kararlarını gerçekleştirmesi, başkalarını idare etme yeteneği, dayanaklığı, kendine özgün bakış açısı, enerjisel yapısı- bunların hepsi onun enerjisel potansiyeline bağlı özelliklerdir. Birisi için imkansız gözüken şey yüksek potansiyele sahip birisi için kolaylıkla elde edilen şey ola bilir. Enerji potansiyeli yüksek olan kişi liderlik özelliklerini kolaylıkla taşır. İnsanın düşüncelerinden ve davranışlarından onun güçlü kişiliye sahip olup olmadığı genelde anlaşılır. Ama bazı zaman liderlik özellikleri dışa vurmaya da bilir. Mesela düğünden birkaç ay sonra koca uyumsal ve sakin huylu eşinde karşı koyulmaz liderlik özelliğini keşif ede bilir. Ve ya kadın evlendiği eşinin güçlü kişiliye sahip olduğunu, “maço” olduğunu düşünür, ama kısa zaman içinde karşısında zayıf ve karaktersiz kişiyi görür.
Eşlerin enerji potansiyeli çoğu zaman aile hayatının gidişatını belirler. Güçlü potansiyele sahip koca ailede liderlik taslar, aileni o yönetir, onun kararları ciddiye alınır. Eşinin karakteri zayıf ve uyumsal ise burada geleneksel aile yapısı ortaya çıkar ve fazla problem de yaşanmaz. Burada iki taraf da hayatından memnundur: birisi yönetir, öteki de yönetilmeye razıdır. Erkeğin aile reisi rolüne üstlenmesi alışık bir durumdur. Ama modern dünyada bu model baya sarsılıyor. Kadınlar sosyal hayatta olduğu gibi aile içi de kendi haklarını savunmaya kalkışıyorlar. Demokrasini aileye taşıyorlar. Ama bir kadının enerji potansiyeli düşükse, zayıf kişiliğe sahip olduğundan aile içi demokrasi mücadelesinde fazla başarılı olamaz. Özgüven eksikliği feminist ideaların beraberinde kadını mutsuzluğa, depresyona ve anlamsız savaşa iter. Bu da onun karmasını arttırır, çünkü bildiğimiz gibi negatif duyguların getirdiği tek şey – negatif derslerdir. Bu durumda (feminist kadının kendi hakları için savaştığında) kadının karmik dersi onun özgürlük modelini gerçekleştirmek olur, yani eşi onu terk eder.
 Ailede iki taraf da güçlü potansiyele sahip olduğunda yine işler karışır. Burada her iki eş de baskın çıkmayı ister, dizginleri kendi ellerinde tutmaya çalışır. Kavgalar ve karşı durmalar bitmez. Koca asla eşinin onu kontrol etmesine izin vermez. Onun temel düşüncesi- kadın yerini bilmelidir. Bu düşüncenin doğrultusunda o (koca) elinden geleni yapar: eve geç gelir, hesap vermez, kadına her şeyi yasaklar, para cezası verir. Kadına onun yerini göstermek için, onu ezmek için her şeyi yapar. Ama eşi zayıf potansiyele sahip olduğundan zaten ona karşı gelme niyeti olmayınca- koca ona çoğu şeyi izin verir, kaprislerine katlanır, ona şımarık çocuk gibi bakar, hatalarını ciddiye almaz. Kadının onun iktidar duygusuna, otorite olmasına tehlike oluşturmayınca ki, erkek bunu hisseder, koca kendi gücünü eşine sergilemeye ihtiyaç duymaz.
Gördüğümüz gibi iki güçlü potansiyelin bir arada barınması zor iştir. Burada kültür seviyesine göre  karşı durma formları değişiyor- bir iki ay susmaktan, konuşmamaktan ta açık kavga dövüşlere kadar. Böyle çiftler birliklerini sürdürseler bile, uzun yıllar kendi doğrultularını ispatlamaya çalışacaktır. Biri ötekini değiştirmeye uğraşacaktır. Bazı zaman ise eşler aralarında sulh ilan ederler ve anlaşıp ortak noktalar bulurlar.
Karşılaştığımız bir başka yaygın tablo- kadının ailede baskınlığı. Kadın iktidarı ele geçirir, sözün tam anlamıyla ailenin “reisi” olur, eşini ve tüm aileyi yönetir. Bu durumda koca ya hep mücadele eder veya teslim olur. Böyle baskıya maruz kalmış koca işlerinde de başarılı olamaz, o hayatın tüm bölümlerinde kendini ezilmiş ve işe yaramaz hisseder. Güçlü potansiyele sahip akıllı kadın daha zayıf birisiyle evlendiğinde eşine aileyi yönetmeyi bilerek izin verir. O zaten bildiğini yapar, ama her seferinde eşinden izin alır, eşinin gururunu okşar, ona özgüveni verir. Ailesinde özgüveni hisseden koca dışarıda da güçlü olmaya başlar, mesela-para kazanır.
Bazı zaman kadın güçlü enerji potansiyelini içinde saklar ve ailede uslu ve fedakar ev hanımı olmaya çalışır. Böyle kadınları yaşamınızda görmüşsünüz. Bir misal getirelim. Ebru 37 yaşındadır ve iki yetişkin çocuk annesidir. Kocasının kendine ait iş yeri vardır, bundan dolayı Ebru uzun zamandır çalışmıyor. O, tüm zamanını çocuklarına harcıyor, onların dersleriyle, sporlarıyla, gezmeleriyle yakından ilgileniyor. O, kendi yaşlı anne babasıyla da ilgileniyor, kaynanasıyla da çok sıcak ilişki kurmuştur. Ebru kendine ne zaman, ne de para harcıyor. O, hayatını başkalarına adamıştır. Kocasıyla iyi anlaşıyorlar, bir birini seviyorlar. Ebru kocasına saygı gösteriyor, eşinin başta olduğunu ona hep hissettiriyor. Kocası eve geç kaldığında, Ebru heyecanlanıyor, onu aramaya başlıyor, telefona sarılıyor.
Buna rağmen eşi üç kere evi terk etmiştir, başka kadınlara, başka eve çıkmıştır, ama sonra geri dönmüştür. Özetinde –ikisi de suçlamalar ve güvensizlik biriktirmişler ve doğal olarak karmaları da çoğalmıştır.
Şimdi durumu anlamaya çalışalım. Ebru kendisini tamamen ailesine ve yakınlarına adamıştır. Çocukların onun iştiraki olmadan bir anları bile olmuyor, daima annenin kontrolündeler. Kuşkusuz çocukların hayatta güçlü ve kararlı olamaya şansı çok azdır, onların iradesiz ne pasif büyüme olanağı ise çoktur. Ebrunun kocası da onun kontrolündedir. O eve geç kalınca, Ebru hemen onun başına kötü bir şey geleceğinden korkar ve endişeye kapılır, onu arar ve bulur.  Yani o her dakika kocasının nerede olduğundan emin olmalıdır. O, kontrol edemeyeceği durumlardan hoşlanmaz, hemen panikler. Ebru farkında olmadan her şeyi ve her kesi denetlemeyi istiyor, durumun kontrolden çıkmasını kabul edemiyor.
Zaman zaman kocası kendini kurtarmaya, özgürlüğünü kazanmaya çalışır. Ama uzun vadeli beraberlik, ortak çocuklar ve başka değerler onu geri getirir. Araştırdığımız vaka tipik bir durum değildir. Burada güçlü kişiliye sahip kadın zayıf ev hanımı maskesini takmıştır. Güçlü enerji potansiyeli onu uslu ev kadını olmasına engel oluyor. O bu potansiyeli aşırı sevgi, kaygı ve dikkatle dışa vuruyor. Onun sevgisi fazla aktiftir, o kimseye nefes aldırmıyor.
Farklı enerji potansiyelleri aile yaşantısında farklı problemlere yol açıyor. Tabi bizim getirdiğimiz misaller hayatın tüm zenginliğini ve değişikliğini içeremez. Ama yine de aile yaşantınızda bazı olayların ve durumların altında çoğu zaman kişilik çatışmalarının yatmasını bilmenizde fayda vardır

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder