İDEAL EŞ VE KARMA
Bazı
kişiler kolaylıkla karmik eşlerini bulup aile kuruyorlar.Biz bundan önceki
makalemizde iki kişinin bir araya gelmesinin asil sebebinin karmik ders
olduğunu söyledik. Hoşlanmadığı huylara ve nefret ettiği davranışlara sahip bir
koca karısı için yutması gereken karmik tablettir, onun yanlış idealarından
kurtulması için verilmiş ilaçtır. Ayni şekilde karısı da koca için verilmiş
derstir. Ama bazıları bir türlü yuva kuramıyorlar. Hayatlarında sevgi var,
ilişki var, ama aileleri yoktur. Bu duruma “kısmeti kapalı” derler. Kısmetleri
kapalı olduğunu düşünenler (genelde bunlar kadınlardır) hocalara , falcılara
yüz tutup yardım ararlar. Peki karmik Sistemin bakış açısından “kısmetin
kapalı olması” ne demektir?
Genelde evlilik yapamayan genç kız ve ya kadın aile hayatını
aşırı şekilde idealize eder. Genç kızın kafasında öyle bir mükemmel eş adayı
oluşmuştur ve içten bu mükemmelliğe öyle
bağlanmıştır ki, karşısına bu adayın uzak benzeri bile çıkmaz. Çıkması mümkün
değildir, çünkü onun yapıştığı değeri düşürecek birisi lazım. Ama genç kız tam
bir serserinin ona yaklaşmasına ve hayatına girmesine izin vermiyor. Ona ders
vere bilecek birisini sevemiyor, mantığı ve aklı birisinden hoşlandığı zaman
bile daha ağır basıyor. Karma Sistemi onun gözlerini sevgiyle bile boyayamıyor,
ona değerini düşürecek adayı sevdiremiyor. Normal bir adayın da sunulması bu
durumda mümkün değildir. Ve bu ders o biri hayata bırakılıyor. Bu hayatta
yapıştığı değeri düşürmediği süreçte ona evlilik gözükmez. Gördüğümüz gibi
Sistem sevgi duygusunu bazı zaman kullanmaktan vaaz geçiyor. Sevgi duygusu
genelde genç yaşlarda işe yarıyor. Duygular daha ağır basıyor ve aklı susturmayı beceriyorlar. Halk arasında boşuna demiyorlar:” Gönül bu: ota da konar, b-da”.
Evlilikler genelde genç yaşlarda kuruluyor ve bize tüm yapıştığımız değerleri
silecek kapasitede eş adayı sunuluyor. Yaşlılıkta mantık, deneyimler ağır
basınca kişi ne istediğini biliyor.
Şimdi bizim genç kızın hiç mi evlilik konusunda şansı yoktu?
Onun sevdiği birisiyle karşılaşması mümkün mü?
Mümkündür, ama derin içsel değişim sonucu kendine eş bula bilir. Şimdi
18 yaşındaki kızı düşünelim. O, uzun boylu, zengin, yakışıklı, dürüst bir
prensin beyaz atta ona gelişini bekliyor. Etrafındaki erkekleri beğenmiyor,
onlara yukarıdan bakıyor. 26-27 yaşlarına geldiğinde beyaz atlı prens hala
ortada olmadığından artık etrafına bakınmaya başlıyor. Evlilik hayallerinde
şimdi çok uzun boylu değil, normal görünüşlü, zengin birisi yer alıyor. Bu
modeli de bulamayınca 35-40 yaşlarında zenginlikten, yakışıklılıktan ödünç
veriyor: iyi insan olsun, yeter diyor. İşte tam kendi değerlerini düşürdüğü
zaman onun gençliğinde düşlediği prensin hayatına girmesi olasılığı çok yüksek
olur. Çocukluktan oluşturduğu ve beslediği değerleri düşürdüğünde karşısına
onunla aile kuracak birisi çıkar.
Eğer kişi mantıkla,ona yakın, ortak özelliklere sahip olan eş bulursa,
karmik dersler sona ere bilir mi? Maalesef, böyle olmuyor. Kişi eski negatif deneyiminden
yola çıkarak kendine uygun ,yakın eş bulmuştur. Ama önceki evliliğinden,
bekarlığından bu evliliğe sürüklediği aşırı değerler olduğunda karmik
ders devam eder. Belki ders daha yumuşak yöntemlerle verilir, ama verilir.
Uyumlu eşlerin ikisinin de dersi bir arada verilir:
Ortak çocuk onların değerlerini düşürmeye başlar. Ve ya mal
ve para kaybı, maddi sıkıntılar şeklinde dersler verile bilinir.
Kavgalar, hesaplaşmalar, krizler bildiğimiz gibi aile
hayatının kaçınılmaz özellikleridir.
Kaynana- gelin karşı durması, karı-koca, damat ve kaynana ve saire. Enerji
sistemi bakış açısından kavga enerjisel iletişimdir. Biri ötekine enerji
aktarıyor. Burada biri enerjiyi alıyor, biri ise veriyor. Bazen kişinin hayat
enerjisi azalıyor, yediği ,içtiği şeyler onun organizmasına yeterli enerji
sağlamıyor. Organizma gerekli enerjiyi başka yerlerden almaya çalışıyor. Kişi
hastalanmak, ölmek istemiyor ve etrafındaki, ona yakın insanlardan enerji
çekmeye başlıyor.
Buna enerji vampiri deriz. Sizin bu durumla karşılaştığınızdan
hiç kuşkum yoktur. Aile içinde birisi sizi çileden çıkarmaya başardığında, sizi bağırıp çağırmaya mecbur ettiğinde siz
ona gereken enerjiyi o an üretiyorsunuz. Birisi (genelde bu yaşlı insandır) karşısındakini
sözle, sataşmakla, eleştiriyle (burada her şey işe yarıyor) sinir krizine soka
biliyor. İstediği enerjiyi aldıktan sonra bir süre sakinliyor. Saldırıya maruz kalmış taraf da
sakinliyor, çünkü onu rahat bırakmışlar.
Her insanın kendine göre değerleri vardır. Enerji vampiri
sizi sınır ettiğinde onları yerinden oynatmayı başarıyor. Sizin krize girme
sebebiniz de esas budur – değerlerinizin sorguya çekilmesi. O zaman kavga
ettiğiniz aile bireyine teşekkür borçlusunuz. O sizin idealize ettiğiniz
şeyleri açığa çıkarıyor. O size bedavaya psikolojik teşhis yapıyor! Size ne
kadar anlamsız ve ya komik gelse de- durum böyledir. Sizi sinir eden şeyler
sizin değerlerinize ters gelen şeylerdir, idealarınızı dağıtma tehlikesi içeren
şeylerdir. Siz laf yetiştirene karşı koya bilirsiniz, kavga da edersiniz- aile
içinde, yakın ilişkilerde bunlar kaçınılmaz durumlardır. Ama kendinize
geldiğinizde bir düşünün, sizi sinir eden kişi aslinde size iyilik yapmıştır
ve ona içinizde teşekkür edin. Bir sonraki sefere siz sinirlenmekten vaaz
geçersiniz, enerji vampiri de sizden hayır almayınca sizi rahat bırakır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder