8 Aralık 2013 Pazar

+ İDEAL EŞ VE KARMA







                                 İDEAL EŞ VE KARMA
                                           



                  Bazı kişiler kolaylıkla karmik eşlerini bulup aile kuruyorlar.Biz bundan önceki makalemizde iki kişinin bir araya gelmesinin asil sebebinin karmik ders olduğunu söyledik. Hoşlanmadığı huylara ve nefret ettiği davranışlara sahip bir koca karısı için yutması gereken karmik tablettir, onun yanlış idealarından kurtulması için verilmiş ilaçtır. Ayni şekilde karısı da koca için verilmiş derstir. Ama bazıları bir türlü yuva kuramıyorlar. Hayatlarında sevgi var, ilişki var, ama aileleri yoktur. Bu duruma “kısmeti kapalı” derler. Kısmetleri kapalı olduğunu düşünenler (genelde bunlar kadınlardır) hocalara , falcılara yüz tutup yardım ararlar. Peki karmik Sistemin bakış açısından “kısmetin kapalı olması” ne demektir?
Genelde evlilik yapamayan genç kız ve ya kadın aile hayatını aşırı şekilde idealize eder. Genç kızın kafasında öyle bir mükemmel eş adayı oluşmuştur  ve içten bu mükemmelliğe öyle bağlanmıştır ki, karşısına bu adayın uzak benzeri bile çıkmaz. Çıkması mümkün değildir, çünkü onun yapıştığı değeri düşürecek birisi lazım. Ama genç kız tam bir serserinin ona yaklaşmasına ve hayatına girmesine izin vermiyor. Ona ders vere bilecek birisini sevemiyor, mantığı ve aklı birisinden hoşlandığı zaman bile daha ağır basıyor. Karma Sistemi onun gözlerini sevgiyle bile boyayamıyor, ona değerini düşürecek adayı sevdiremiyor. Normal bir adayın da sunulması bu durumda mümkün değildir. Ve bu ders o biri hayata bırakılıyor. Bu hayatta yapıştığı değeri düşürmediği süreçte ona evlilik gözükmez. Gördüğümüz gibi Sistem sevgi duygusunu bazı zaman kullanmaktan vaaz geçiyor. Sevgi duygusu genelde genç yaşlarda işe yarıyor. Duygular daha ağır basıyor ve aklı susturmayı beceriyorlar. Halk arasında boşuna demiyorlar:” Gönül bu: ota da konar, b-da”. Evlilikler genelde genç yaşlarda kuruluyor ve bize tüm yapıştığımız değerleri silecek kapasitede eş adayı sunuluyor. Yaşlılıkta mantık, deneyimler ağır basınca kişi ne istediğini biliyor.
Şimdi bizim genç kızın hiç mi evlilik konusunda şansı yoktu? Onun sevdiği birisiyle karşılaşması mümkün mü?  Mümkündür, ama derin içsel değişim sonucu kendine eş bula bilir. Şimdi 18 yaşındaki kızı düşünelim. O, uzun boylu, zengin, yakışıklı, dürüst bir prensin beyaz atta ona gelişini bekliyor. Etrafındaki erkekleri beğenmiyor, onlara yukarıdan bakıyor. 26-27 yaşlarına geldiğinde beyaz atlı prens hala ortada olmadığından artık etrafına bakınmaya başlıyor. Evlilik hayallerinde şimdi çok uzun boylu değil, normal görünüşlü, zengin birisi yer alıyor. Bu modeli de bulamayınca 35-40 yaşlarında zenginlikten, yakışıklılıktan ödünç veriyor: iyi insan olsun, yeter diyor. İşte tam kendi değerlerini düşürdüğü zaman onun gençliğinde düşlediği prensin hayatına girmesi olasılığı çok yüksek olur. Çocukluktan oluşturduğu ve beslediği değerleri düşürdüğünde karşısına onunla aile kuracak birisi çıkar.
Eğer kişi mantıkla,ona yakın,  ortak özelliklere sahip olan eş bulursa, karmik dersler sona ere bilir mi? Maalesef, böyle olmuyor. Kişi eski negatif deneyiminden yola çıkarak kendine uygun ,yakın eş bulmuştur. Ama önceki evliliğinden, bekarlığından bu evliliğe sürüklediği aşırı değerler olduğunda karmik ders devam eder. Belki ders daha yumuşak yöntemlerle verilir, ama verilir. Uyumlu eşlerin ikisinin de dersi bir arada verilir:
Ortak çocuk onların değerlerini düşürmeye başlar. Ve ya mal ve para kaybı, maddi sıkıntılar şeklinde dersler verile bilinir.
Kavgalar, hesaplaşmalar, krizler bildiğimiz gibi aile hayatının  kaçınılmaz özellikleridir. Kaynana- gelin karşı durması, karı-koca, damat ve kaynana ve saire. Enerji sistemi bakış açısından kavga enerjisel iletişimdir. Biri ötekine enerji aktarıyor. Burada biri enerjiyi alıyor, biri ise veriyor. Bazen kişinin hayat enerjisi azalıyor, yediği ,içtiği şeyler onun organizmasına yeterli enerji sağlamıyor. Organizma gerekli enerjiyi başka yerlerden almaya çalışıyor. Kişi hastalanmak, ölmek istemiyor ve etrafındaki, ona yakın insanlardan enerji çekmeye başlıyor.
Buna enerji vampiri deriz. Sizin bu durumla karşılaştığınızdan hiç kuşkum yoktur. Aile içinde birisi sizi çileden çıkarmaya başardığında,  sizi bağırıp çağırmaya mecbur ettiğinde siz ona gereken enerjiyi o an üretiyorsunuz. Birisi (genelde bu yaşlı insandır) karşısındakini sözle, sataşmakla, eleştiriyle (burada her şey işe yarıyor) sinir krizine soka biliyor. İstediği enerjiyi aldıktan sonra bir süre sakinliyor. Saldırıya maruz kalmış taraf da sakinliyor, çünkü onu rahat bırakmışlar.
Her insanın kendine göre değerleri vardır. Enerji vampiri sizi sınır ettiğinde onları yerinden oynatmayı başarıyor. Sizin krize girme sebebiniz de esas budur – değerlerinizin sorguya çekilmesi. O zaman kavga ettiğiniz aile bireyine teşekkür borçlusunuz. O sizin idealize ettiğiniz şeyleri açığa çıkarıyor. O size bedavaya psikolojik teşhis yapıyor! Size ne kadar anlamsız ve ya komik gelse de- durum böyledir. Sizi sinir eden şeyler sizin değerlerinize ters gelen şeylerdir, idealarınızı dağıtma tehlikesi içeren şeylerdir. Siz laf yetiştirene karşı koya bilirsiniz, kavga da edersiniz- aile içinde, yakın ilişkilerde bunlar kaçınılmaz durumlardır. Ama kendinize geldiğinizde bir düşünün, sizi sinir eden kişi aslinde size iyilik yapmıştır ve ona içinizde teşekkür edin. Bir sonraki sefere siz sinirlenmekten vaaz geçersiniz, enerji vampiri de sizden hayır almayınca sizi rahat bırakır.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder