2 Aralık 2013 Pazartesi

+PARAYI SEVMEK


                                             Parayı sevmek

          Para onu seveni sever. Bu benim derin inancımdır ve siz etrafınızı baksanız bu fikrin doğru olduğunu görürsünüz.
    Peki siz parayı seviyor musunuz? Paranı başkasına verince pişman oluyor musunuz? Parayı saklıyor musunuz?
Onu harcamaktan zevk alıyor musunuz? Elinizde tutmaktan hoşlanıyor musunuz? 
Para sizi seviyor mu? Sizde kalmayı seviyor mu ve ya geldiği gibi gidiyor? Size kolay mu geliyor?
Bu tür soruları çoğalta biliriz, bunlar sizin parayla ilişkinizi ışık tutar. Ama sizin parayla ilişkiniz temel sorudan da belli olur: Parayı seviyor musunuz? Parayı sevmediğiniz halde muhtemel paranız da olmayacaktır. Çünkü para sevgisi karşılıklı sevgidir.
Varlıklı birisi olmak için paranı sevmelisiniz. Bu nasıl bir sevgidir? Tabi bu romantik ilişkide olan aşk değildir, siz paraya aşık olmazsınız. Ama bir başka sevgi de var. Mesela, bir eşyanızı seve bilirsiniz: tokanızı, kazağınızı, telefonunuzu, oyuncağı. Sevdiğiniz eşyaya dokununca, elinize alınca ne hissedersiniz?  Onu seversiniz ve kaybetmek istemezsiniz. Şimdi paranı da bu sevdikleriniz eşyaların listesine alın. Bu kolay değil, çünkü para tek değildir. Ama siz yine de parayı sevmeye çalışın, para sizin için değerli olsun. Bunun için paraya münasebetinizi değiştirmek gerekecektir.
Kendinizde bazı özellikleri, belki hiç hoşlanmadığınız özellikleri aşılamanız şarttır. Daha hesaplı, neredeyse cimri olmaya gayret edin ( hastalık düzeyinde cimriliği kast etmiyorum, sadece paranızı çar çur etmeyin diyorum).
Zenginler, özellikle varlıklarını kendileri kazanalar, miras yoluyla değil, parayı zor harcarlar. Onlar sizin beklediğinizin tam aksine her şeyin hesabını yaparlar genelde. Hayır işlerine harcadıkları para bile yine onlara saygınlık, iyi imaj şeklinde döner. Onlar parayı seviyorlar ve değer veriyorlar, paranın boşuna (getirisiz) harcanmasını istemezler. Zengin birisinin küçük hesap yaptığını gördüğümüzde şaşırırız, “o kadar parası var, neyin hesabını yapıyor”,- deriz. Zengin gözünü kıpmadan bir milyon dolarlık yatırım yapar, ama 5 liranın yerine 10 lira vermekten kaçınır. Çünkü o bir milyonun ona iki katı olarak döneceğinden emindir, onu boşuna harcamıyor. Boşuna harcanmış, ona getiri sağlamayacak para onun doğasına aykırıdır. O parayı seviyor, değer veriyor, yoksa zengin olamazdı. Bu zenginliğin psikolojisidir.
Şimdi düşünün zenginden sizi farklı tutan nedir? Tabi onun parası var, sizin yoktur. Parayı nasıl harcadığınıza bakın. Çevrenize para veriyor musunuz? Akrabalarınıza, arkadaşlarınıza para veriyor musunuz? Bir şey satın aldığınızda mutlu oluyor musunuz, ve ya neden bu kadar para verdim diye içinizi yiyorsunuz? Durum böyle olduğunda “ boşuna para harcadım, bunsuz da olurdu” gibi yanlış düşünce kaydınız vardır. Bu inanç sizin gelirinizi engeller, paranın gelişini ve gidişini sınırlar.
 Sizin acil olarak değişim sürecine girmeniz lazım. Parayla ilişkinizi gözden geçirip yeniden kurmanız lazımdır.
Bunu siz yapacaksınız, burada sadece değişimin yönlerini size göstere bilirim.
-          Paranı maddesel dünyanın önemli parçası gibi sevin, para hakkında düşünmekten ve konuşmaktan utanmayın.
-          Harcamalarınıza dikkat edin. Onların hepsi gerekli mi, onları kısıtlama yolu var mı?  Bir şey satın aldığınızda, bir şeye para harcadığınızda zevk alıyor musunuz? Paranızı harcadığınızda karşılığında elde ettiğiniz şey sizi mutlu ediyor mu?
-          Bir bakın gelirinizin bir kısmını başkalarına veriyor musunuz? Belki böyle bir gizli programınız vardır:
          Etrafta bu kadar yoksul insan olunca zengin olmak utanç veriyor. Bu programın etkisinden çıkmanız lazım.
-          Geliriniz (aldığınız maaş) düşükse, bunun nedenlerini düşünün. Hangi düşünceleriniz sizin bu durumunuza neden ola bilir?  Neleri değiştirmeniz lazım, bir düşünün.

Pratikte parayla ilişkinizi değiştirmek için bunları yapa bilirsiniz. Mesela, savurganlığınızı ve aşırı cömertliğinizi sınırlamak için bu olumlamanı tekrarlayın: Ben paranın değerini biliyorum, ben her kuruşu hesaplıyorum, ben parayı kendi ihtiyaçlarıma harcıyorum”. Bu sözleri sık tekrarlayarak otomatik haline getirin. “Kendi ihtiyacım “ dediğinizde burada yaşlı ebeveyinlerinizi ve çocuklarınızı da kast ediyorsunuz.
Parayı nereye harcadığınızı anlamak için tüm küçük harcamalarınız dahil bir yere not edin. Ay sonunda notlarınızı analiz edin ve nede kısıtlama yapa bilirsiniz, bakın.
Yazdıklarımın özeti bunlardır:
1  Para onu seveni sever ve onu sevenlere gelir.
2. Siz istediğiniz parayı harcaya bilirsiniz, ama satın aldığınız şey sizi mutlu edecektir.Siz harcamadan zevk alacaksınız.
3. Parayı sevmek onu sevdiğiniz eşya, oyuncak, telefon gibi algılamak demektir. Yani onu korumak, saklamak, kaybetmemek gibi duygular içerisinde olmaktır.
4. Verici ve cömert olma çağrıları zenginlere hitap olunur, onlar paradan ayrılmakta zorluk çekerler.
-           




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder