1 Kasım 2013 Cuma

+ TALİH KUŞUNU YAKALAMAK


     +  TALİH KUŞUNU YAKALAMAK





 
Değerli okuyucularım şans – birisinin hayatında durumların olumlu kesişmesidir.
Şanslı olmanın da kendine göre yolları ve kuralları vardır. Bunları size açıklamaya çalışacağım.
Herkes şansının iyi gitmesini ister. Nasıl başarıyla uyum içinde oluruz? Talih kuşunu kuyruğundan yakalaya bilir miyiz?  Evet, yakalarız. Bunun için talih oyunlarını biraz bilmemiz gerekiyor.
Birincisi şans olaylara bağlı değildir.
Bunu kural gibi kabul edin: ŞANS OLAYLARA BAĞLI DEĞİLDİR.
Bunu doğru kavramamız gerekiyor. Birisinin şansı getirmediğinde onun kafasında buna uygun olumsuz fikirler oluşur.”Ne bahtsızım, hiç şansım yok benim”-der. Böylece olaylar, durumlar sizin düşüncenizi oluşturuyor. Böyle olmamalı.
Birisinin şansı yaver gitmiyor, ama o yine de olumlu düşünmeye, şanslı olduğunu düşünmeye devam ediyorsa, o kendine büyük şansı çeker. Ne demek istediğimi anladınız mı?
Yaşadığımız olaylar bizim düşüncelerimizi etkileyemez. Tam tersi biz olayları düşüncelerimizle oluşturmalıyız. Olayın ve ya hayati durumun düşüncemizi kodlaması, onu programa sokması yanlıştır.
Biz düşüncemizle hayatımızı programlamaya başlasak, olaylar sonunda bize oynar, gerçeklik bir süre sonra bizim programla değişmeye başlar. Siz olumsuzluk yaşarken olumlu düşünmeye devam ettiğinizde olumsuzluk kayıp olup gider. Ama negatif düşünmeyi sürdürdüğünüzde şansınız tamamen kapanır. Çoğunuz bunu biliyorsunuz, olumlu düşünmenin gücü hakkında okumuşsunuz. Ama ciddiye almamışsınız ve ya yapamıyorsunuz. “Her şey bu kadar ters giderken ben nasıl olumlu düşünüm? Bu nasıl bir şaka?”-demişsiniz. Ama inanın kendinizi değiştirmeye ve denemeye değer. İşin ciddiyetini anlamaya çalışın, size hayatınızı yönlendirmek için ipuçları veriliyor. Ve başka çareniz yok gibi.
Kendini kodlama metoduyla bu olumlamayı bilinçaltınıza yerleştirin:
“Ben her şeyde başarılıyım. Şans yüzüme gülüyor. Ben hayattayım, demek ki ben şanslıyım. Ben doğdum, demek ki şanslıyım”.
Bilinçaltınızı bu olumlamaya kodlayın. Bu sizin ikinci kuralımız olacaktır:
 BEN VARIM, DEMEK Kİ ŞANSLIYIM: BEN DOĞDUM, DEMEK Kİ ŞANSLIYIM.
Başarının ve şansın başka bir yasası da önceden tüm yapacaklarınızı ve bundan doğacakları sonuna kadar incelemeyin, düşünmeyin.
Birinci tüm ayrıntıları göze almak zaten mümkün değildir, ikincisi de her zaman sürprize, hayatın sunduğu tesadüfe yer bırakmak lazım.
Her şeyi sonuna kadar planlamayın. Sonuca bağlanmayın. Şansa alan bırakın, fırsat verin. Bu üçüncü kural olacaktır:
 Yapacaklarınızı ve sonucu ayrıntılı düşünmeyin.
Bu kuraldan başka bir önemli husus doğuyor. Gökteki ördeğe soğan doğramayın! Dereyi görmeden paçayı sıvamayın! Bazılarında böyle alışkanlık var: bir alacağı var ise, alacağı gelmeden onu son kuruşuna kadar yerleştirir, paylaşır. Siz de eminim çok izlemişsiniz birkaç kişinin ortada olamayan bir şeyi paylaştıklarını. Onlar o paylaştıkları şeyi zaten engellediler.
Bu dördüncü kural olacaktır: GÖKTEKİ ÖRDEĞE SOĞAN DOĞRAMAYIN. FARKLI OLASILIKLARI VE SONUÇLARI GÖZE ALIN.
Ortada olamayan şeye odaklanmak ne kadar doğru ola bilir? Olmayan şeye odaklanırsanız, olası şey de olmaz.
Kim yokluk yüzünden (paranın, sevgilinin) üzülüyor ve şikayet ediyorsa, o kendini bu yokluğa kodlamış oluyor. O bilinçaltına yokluk programı yerleştiriyor.
Sizin düşünceleriniz gerçek bir güç olduğunu biliyorsunuz!
Burada kural 5 çıkıyor ortaya: “YOKLUĞA ODAKLANMAYIN. İSTEDİĞİNİZ HER ŞEY KENDİLİĞİNDEN OLUŞACAKTIR”.
Yanlış anlamayın, ben istemeyin demiyorum. Tabi hayal etmek, istemek önemlidir. Ama istemek ve istediğinin yokluğuna üzülmek farklı şeylerdir. Farkı görmek zor değildir.
Gerçek hayal sevinç ve mutluluk içeriyor, harekete sevk ediyor. Yokluğa üzülmek ıstırap ve olumsuzluk yaratıyor.
Buradan doğal sonuç çıkıyor ortaya: hayallerinize ve amaçlarınıza o kadar da ciddi yanaşmayın. Onların önemini düşürün. Bunu daha önce konuşmuştuk.
Size sunacağım bir son kural yine var:
 Kıskanmayı, imrenmeyi bırakın! Siz kıskandığınız kişiye şansınızı veriyorsunuz.
Her şeyde bir hayır arayın.
Şans kadına benzer. Önce sizi kontrol eder, yaklaşır, sizi kullanmaya kalkar. Üzülmeyi, şikayet etmeyi, isyan etmeyi bırakın. Şansa ters gitmesi için şans bırakmayın. O zaman ödüllendirilirsiniz. Şansınız sizden yana olur.







Hiç yorum yok:

Yorum Gönder