28 Kasım 2013 Perşembe

+ ZENGİNLİĞİ ENGELLEYEN PROGRAMLAR





          +     ZENGİNLİĞİ ENGELLEYEN PROGRAMLAR

Hayat bir okul olduğunu artık hepimiz biliyoruz. Bizim yaşadığımız tüm durumlar ve olaylar bize verilen derslerdir. Bu Yüce Eğitim Sisteminin bize ders vermesinin bir yolu da bilinçaltımızdaki negatif programların tezahür etmesi için durumlar yaratmaktır. Para ve zenginlikle de ilgili bizim bilinçaltımızda bir yığın program vardır.
Bu programların ve ya düşünce kalıplarının bilinçaltımızda yerleşmesinin birkaç nedeni vardır:
  1. Anne babamızdan bize miras kalan programlar;
  2. Bizim için otorite olan kişilerden bize telkin edinmiş düşünceler;
  3.  Parayla ilgili kötü deneyimleriniz.
 Bizim para kazanmamıza engel olan birçok düşünce kalıplarımızı araştırmaya çalışalım.
Siz parayla ilgili davranışlarınızı ve düşüncelerinizi inceleyip içinizden kendi kalıplarınızı “çıkara” bilirsiniz.
Sizin için parayla ilgili en önemli şey nedir? Bu soruya cevap bulmak çok önemlidir, çünkü sizin parasal probleminizin temelinde yatan şey budur.
Bakalım para konusunda hangi düşünce kalıpları bizlere sorun yaşatıyorlar.
Para önemli değildir;
Her şey para değildir;
Boşuna para harcama;
Yorganına göre ayağını uzat, yani gelirine göre hayatını kur;
      Dürüst olunca para olmuyor;
Helal parayla zengin olunmuyor;
Zenginlik mutluluk getirmiyor
Zengin olmak sakıncalıdır;
Ben alnımın teriyle para kazanıyorum;
Paranı sakla;
Ben fakir olsam da dürüstüm
Dersiniz ki, bu düşüncelerin nesi negatiftir? Bunlar insanların tecrübesiyle yoğrulmuş felsefi bakış açılarıdır.
 Ama böyle değildir. Bu ifadelerin her biri sizin bilinçaltınızda bir programdır ve hayatınız bu programa göre şekil alıyor. Siz bilinçli şekilde durumunuzu iyileştirmek istediğinizde, bilinçaltındaki kalıp sizden güçlü oluyor ve sizin maddesel durumunuzu sonuçta o belirliyor.
Her şey para değildir- kalıbının nasıl çalıştığına bakalım.
 Sizin maddi değerlere önem verilmediği bir ailede büyüdüğünüzü var sayalım. Anne babanız  kendilerini sanata, bilime, hizmete, sevdikleri işe adamışlar ve maddi çıkarların peşinde koşmamışlar. Onlar için önemli iyi insan olmak idi, para önemli değildi. Onların parası vardı, ama fazla para kazanmak endişeleri yoktu.
Para gerçekten onla için önemli değildi. Ve onlar bu düşünceyi size aşılamaya çalışmışlar ki, sizin de hayatınız anlamlı ve yaratıcı olsun. Ama siz onlar gibi değilsiniz. Zaten karmik gidişata göre siz onların tam tersi olacaksınız, onların dersini yaratacaksınız. Siz farkında olmadan onların değerlerini yıkmaya görevlisiniz ki, onlar karmik “eğitimlerini” tamamlasınlar. Sizi yaratıcılık, sanat, insanlığa hizmet fazla ilgilendirmiyor, siz çalışıyorsunuz ve fazla para kazanmak istiyorsunuz. İşinize bağlı olmadığınızdan sizin için nerede çalışacağınızın önemi yoktur. Görünürde sizin için iyi gelirli bir iş bulmak zor olmaması gerekiyor. Ama hiç de öyle değildir. Kendinize göre dolgun maaşlı iş bulamıyorsunuz. Nereye gitseniz sizi iyice kullanıyorlar ve karşılığını vermek istemiyorlar. Neden? Çünkü bilinçaltınızda “para önemli değildir” kaydı vardır ve sizi yönetiyor. Nereye gitseniz orada iyi ilişkiler, güzel insanlar, yaratıcılık, dayanışma, arkadaşlık önemli olacaktır. Her şey önemli olacaktır. PARANIN DIŞINDA.
PARA ALIN TERİYLE KAZANILIR .
Bu düşünce kaydı çocuklukta babanızdan, dedenizden ve ya saygı duyduğunuz birisinden size gele bilir. Bu program sizin hayatınızı baya etkiler. Bilinçaltınız hayatınızı öyle şekillendirir ki, siz kolay ve paralı iş asla bulamazsınız. Hep ağır işlerde çalışırsınız ve hep az alırsınız.
YORGANINA GÖRE AYAĞINI UZAT.
Bu program insanı hep ayni hayat seviyesinde belirli gelirle yaşamaya mahkum eder. Kişi kısıtlayıcı programın dışına çıkamaz. Genelde bu düşünceye başarısız, zorluklar içinde yaşayan kişiler sahipler. Onlar bu kalıbı evlatlarına aşılıyorlar. Bilinçaltınızda bu kalıp yerleşmişse, siz hep az şeylerle yetinmeye çalışacaksınız, daha fazlasını istemeye cesaretiniz olmayacaktır.
ÇOK PARA İNSANI BOZAR.
Bu yanlış düşünce başkalarının değil, sizin de deneyimize bağlı ola bilir. Bir zamanlar elinize büyük para geçmiştir. Bu büyük sınavdır ve siz bu sınavı kaldıramadınız. Erkekler bu tür durumlarda ,yani ellerine fazla para geçtiğinde genelde sapıtıyorlar, kadınlar ise alış-veriş bağımlısına dönüşüyorlar. Ayni zamanda kişilik bozuluyor (kendini beğenmişlik, kibir) , yakın çevreyle ilişkiler bozuluyor. Bir süre sonra para da bitiyor ve kişi eski haline dönüyor. Şimdi o artık paradan korkuyor. Bilinçli o yine de para kazanma ister, ama bilinçaltındaki kayıt ciddi bir engel yaratır. Şimdi kişi sadece normal insan olmak istiyor, tabi ki parasız.
Biz yanlış düşünce kalıplarının nasıl çalıştığını gördük. Sizin yapacağınız iş- kendi hayatınızı iyice inceleyip parayla ilgili bilinçaltı kayıtlarınızı bulmaktır. Parasal problemlere neden olmuş kalıbınızı bulduğunuzda onun yanlış olduğunu kabul edip başka, pozitif düşünceyle değiştirmelisiniz.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder